Astsubay myo kadın alıyor mu ?

Sinan

Global Mod
Global Mod
**Astsubay MYO Kadın Alıyor Mu? Toplumsal Cinsiyet ve Sosyal Yapılar Üzerine Bir Değerlendirme**

Herkese merhaba! Son zamanlarda astsubaylık mesleğine kadınların alınıp alınmadığına dair birçok soru gündemde. Bazı arkadaşlar, bu konunun biraz daha derinine inmek ve toplumsal cinsiyet rollerinin etkilerini sorgulamak istiyorlar. Hatta sadece kadınların mesleklere erişimini değil, erkeklerin bakış açılarını da etkileyen toplumsal yapıların ne kadar etkili olduğunu tartışmak istiyorum. Astsubaylık mesleği, genelde erkek egemen bir sektör olarak bilinir, peki ama kadınlar bu sektörde neden hala daha az? Gelin, biraz bu soruyu toplumsal cinsiyet, ırk ve sınıf gibi farklı açılardan inceleyelim.

**Astsubaylık MYO ve Kadınların Durumu: Yasal Durum ve Gerçekler**

Astsubay Meslek Yüksekokulu (MYO), Türk Silahlı Kuvvetleri'ne personel yetiştiren bir eğitim kurumudur. Hem erkek hem de kadın adaylar bu okula başvurabilmektedir. Ancak, kadınların alım oranı, erkeklere kıyasla oldukça düşüktür. Sonuçta, askeriye hala yoğun bir şekilde erkek egemen bir sektör olarak kalmaktadır. Bu durumun arkasında yalnızca yasal bir engel değil, toplumsal cinsiyet rolü, toplumsal beklentiler ve tarihsel birikim de yer almaktadır.

Kadınlar için askeriye genellikle "erkek işi" olarak algılanır. Bu algı, tarihsel olarak askeriye ve savaşın erkeklerin doğasında olduğu, kadınların ise ev içi rollerle sınırlandığı bir anlayışa dayanır. Ancak kadınların askeriye ve güvenlik alanındaki katılımı günümüzde artmaktadır. Birçok ülkede kadınlar, silahlı kuvvetlere ve güvenlik güçlerine kabul edilmekte, hatta komutanlık gibi üst düzey görevlere atanabilmektedir. Türkiye'de de son yıllarda kadınların astsubaylık gibi mesleklerde yer alabilmesi için yasal bir engel bulunmuyor.

**Toplumsal Cinsiyet ve Kadınların Meslek Seçimleri**

Kadınların askeri mesleklere katılımı, toplumsal cinsiyet rollerinden bağımsız düşünülemez. Geleneksel olarak, toplumda kadınların "zarif" ve "duygusal" özelliklere sahip olduğu, erkeklerin ise "güçlü" ve "cesur" olarak tanımlandığı bir anlayış yaygındır. Bu nedenle kadınlar genellikle "hizmet sektörü", "sağlık sektörü" veya "eğitim sektörü" gibi alanlarda daha fazla yer alırken, erkekler "güvenlik", "inşaat" veya "teknoloji" gibi fiziksel ve stratejik olarak zorlayıcı alanlarda daha fazla bulunur.

Astsubaylık gibi fiziksel zorluk gerektiren mesleklerde, toplumsal cinsiyetle ilgili baskılar kadınlar için iki kat daha zorlayıcı olabilir. Kadınlar, bu alanlarda başarı gösterdiklerinde, toplumsal yapının belirlediği sınırları aşmak zorunda kalırlar. Bir kadının askeri bir alanda başarılı olması, yalnızca kendisinin değil, toplumsal normların da bir "sınavı"dır. Bu tür mesleklere katılım, kadınların "kadın gibi" değil, "erkek gibi" başarı göstermeleri gerektiği düşüncesiyle şekillenir.

**Erkeklerin Perspektifinden: Çözüm Arayışları ve Toplumsal Engeller**

Erkekler genellikle stratejik ve çözüm odaklı düşünme eğilimindedir. Kadınların astsubaylık gibi mesleklerde daha fazla yer alması gerektiği konusunda erkeklerin bakış açısı, genellikle daha çözüm odaklıdır. Erkekler, kadınların bu tür mesleklerde daha fazla yer almasının toplumsal cinsiyet eşitliği için önemli olduğunu ve ülkenin genel güvenlik yapısına katkı sağlayacağını düşünebilirler. Erkeklerin bakış açısında toplumsal engelleri aşmak, sadece bir fırsat eşitliği meselesi olarak değil, aynı zamanda verimli bir toplum oluşturmanın yolu olarak görülmektedir. Kadınların da aynı imkanlara sahip olması gerektiği inancı, erkeklerin çoğunda giderek artmaktadır.

Öte yandan, bazı erkekler hala askeriye gibi mesleklerin "erkeklere özel" olduğu inancına sıkı sıkıya bağlı kalabilirler. Bu durum, sadece toplumsal cinsiyetin değil, aynı zamanda sınıf ve eğitim gibi diğer sosyal faktörlerin de etkisiyle şekillenir. Kendisini bu sektörde "doğal bir lider" olarak gören erkeklerin, kadınları bu alanlarda görmek istememesi, erkek egemenliğinin bir yansımasıdır.

**Kadınların Perspektifi: Toplumsal Cinsiyet ve Empati Üzerinden Bir Bakış**

Kadınlar, toplumsal yapının etkilerine daha empatik bir bakış açısıyla yaklaşma eğilimindedirler. Birçok kadın, askeriye gibi sert bir alanda yer almanın zorluklarının farkındadır ve bu zorlukları aşabilmek için toplumsal normların değişmesi gerektiğini savunurlar. Kadınlar için askeriye, yalnızca bir meslek değil, toplumsal yapıyı sorgulayan, normları ve rollerini zorlayan bir alan haline gelmektedir.

Bazı kadınlar, askeriye gibi alanlarda başarılı olmanın, onların toplumsal eşitlik adına önemli bir adım atmalarını sağlayacağını düşünebilirler. Diğer taraftan, bu alandaki erkek egemenliği ile mücadele etmek, onlara büyük bir duygusal yük ve toplumsal baskı getirir. Çünkü toplumda kadınların askeriye gibi sert ve erkek egemen bir alanda varlık göstermesi, hala alışılmadık bir durum olarak görülmektedir.

**Toplumsal Yapıların Etkisi: Irk ve Sınıf Faktörleri**

Kadınların askeriye gibi mesleklere katılımı sadece toplumsal cinsiyetle ilgili bir mesele değil, aynı zamanda ırk ve sınıf gibi sosyal faktörlerle de doğrudan ilişkilidir. Özellikle alt sınıflardan gelen kadınların, askeriye gibi fiziksel gücün ön planda olduğu sektörlere katılımı daha da zorlayıcı olabilir. Sosyoekonomik durumları, onları daha çok hizmet sektörüne yönlendirebilir ve bu nedenle askeriye gibi meslekler için gereksinim duyulan eğitim ve donanıma sahip olamayabilirler.

Irk faktörü de önemli bir etkendir. Farklı etnik kökenlerden gelen kadınların, Türk Silahlı Kuvvetleri gibi homojen bir yapıda yer edinmeleri, kendi kimliklerini savunmaları açısından daha büyük engellerle karşılaşabilir. Sosyal baskılar ve ırkçılığın etkisi, bu tür alanlarda yer almayı daha da zorlaştırabilir.

**Sonuç: Kadınların Astsubaylıkta Yeri ve Toplumsal Dönüşüm**

Sonuç olarak, astsubaylık gibi alanlarda kadınların daha fazla yer alması gerektiği kesin bir gerekliliktir. Ancak, bu değişim yalnızca toplumsal cinsiyet eşitliği adına değil, aynı zamanda toplumsal yapının tüm katmanlarının eşitlenmesi için önemlidir. Kadınların bu alanda daha fazla yer alması, hem erkeklerin hem de kadınların toplumsal cinsiyet rollerini sorgulamalarını sağlayacak ve eşitlikçi bir toplumun inşa edilmesine katkı sunacaktır.

Sizce, bu süreçte toplumsal yapının değiştirilmesi için daha neler yapılabilir? Kadınların askeriye gibi alanlarda daha fazla yer almasının, toplumsal cinsiyet eşitliği için bir dönüm noktası olacağına inanıyor musunuz? Yorumlarınızı bekliyorum!
 
Üst