Geveze ne demek TDK ?

TasFirin

New member
Geveze: Toplumsal Cinsiyet ve Sosyal Adalet Perspektifinden Bir Analiz

Herkese merhaba,

Bugün sizlerle, belki de günlük hayatta sıkça duyduğumuz ve bazen peşin hükümlerle yüklediğimiz bir kelimeyi, "geveze"yi, toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet gibi dinamiklerle ele almak istiyorum. "Geveze" kelimesi, Türk Dil Kurumu’na (TDK) göre "çok konuşan, durmaksızın konuşan kişi" anlamına gelir. Ancak bu kelimenin arkasındaki toplumsal yargıları, dilin ve toplumsal yapıların birbirini nasıl şekillendirdiğini ve ne tür kalıp yargılara yol açtığını irdelemek bence oldukça önemli. Hepimiz bu kelimeyi duyduğumuzda ne hissettiğimizi iyi biliyoruz, ama gelin şimdi bu kelimenin içindeki daha derin, bazen de gözden kaçan anlamları birlikte inceleyelim.

Geveze Olmak: Toplumsal Cinsiyet Rolleri ve Kadınların Konumu

Kadınların, toplumda genellikle daha çok konuşması, kendilerini ifade etmeleri veya sosyal ilişkilerde yer almaları tarihsel olarak bazen hoş karşılanmamıştır. Bir kadın "geveze" olarak tanımlandığında, bu bazen daha derin bir anlam taşır. Toplumsal cinsiyet normlarına göre, kadınların daha sessiz, itaatkar ve az konuşan olmaları beklenir. Kadınların konuşkan olmaları, bazen bir tür "aşırı" olarak algılanabilir ve onları sosyal olarak dışlayıcı bir hale getirebilir.

Geveze olarak tanımlanmak, kadınların sadece "çok konuştuğu" anlamına gelmez. Bu, aynı zamanda bir tür güçsüzlük veya kontrolsüzlük imajı yaratabilir. Toplum, kadının sözünün değerini genellikle bir erkeğin sözünün yanına koymaz. Bu, dilin ve toplumsal yapının kadınları ne şekilde şekillendirdiğine dair oldukça belirgin bir örnek teşkil eder. Kadınların, toplumsal rollerin dışına çıkıp fikirlerini ifade etmeleri, bazen erkek egemen bir toplumda bir tehdit olarak algılanabilir ve "geveze" gibi etiketlerle sınırlanabilirler.

Kadınların çok konuşması, bazen onlara verilen bu tür etiketlerle sınırlandırıldığında, onların sosyal yaşamlarında daha fazla kısıtlamayla karşı karşıya kalmasına yol açar. Toplumdaki "kadın gibi" olmakla ilişkilendirilen pasif duruş, kadının her alanda etkin rol almasının önünde bir engel teşkil edebilir. Böylece, "geveze" olarak damgalanan bir kadın, bir anlamda kendi düşüncelerini ifade etmekte ve sosyal hayatta yer almakta zorlanabilir.

Erkeklerin Stratejik Yaklaşımı ve “Geveze” Etiketinin Cinsiyetçi Yansıması

Erkekler içinse, "geveze" olmak, bazen yalnızca iletişimde aşırı bir davranış olarak algılanır, ancak çoğu zaman bu etiket, erkeklerin stratejik ve analitik bakış açılarıyla bağdaşmaz. Erkekler, toplumda genellikle daha az konuşkan olmaları beklenen bir cinsiyet olarak tanımlanırlar. Erkeklerin sesleri genellikle önemli ve güçlü olarak görülürken, fazla konuşan bir erkek bile bazen "karizmatik" veya "düşünceli" olarak tanımlanabilir. Bu, kadınların "geveze" olmalarının aksine, erkeklerin konuşmalarının genellikle bir tür liderlik veya karar verme yeteneği olarak kabul edilmesinin bir örneğidir.

Buna rağmen, çok konuşan bir erkek için "geveze" demek, onun toplumdaki pozisyonunu sarsabilir. Erkeklerin bazen bir konuyu çok derinlemesine inceleyerek ve analiz ederek çözüme kavuşturma eğiliminde olduğunu gözlemliyoruz. Bu özellik, genellikle konuşmalarını daha verimli ve anlamlı kılma çabasıyla bağlantılıdır. Ancak, bu da erkeğin "geveze" olarak etiketlenmesini engellemez. Çünkü toplumsal normlar, erkeklerin de bazen gereksiz yere fazla konuşmalarını hoş karşılamaz ve bu "fazlalık" onlara da bir etiket olarak yansır.

Ancak burada önemli bir soru doğuyor: Erkeklerin "geveze" olarak tanımlanması, toplumda onların sözlerini ya da seslerini daha az değerli kılmak amacıyla mı yapılır? Yoksa bu sadece bir tür sosyal denetim mekanizması mıdır? Erkekler de kadınlar gibi "geveze" etiketinden nasıl etkileniyorlar? Erkeklerin sosyal normlar üzerinden dışlanıp dışlanmadığı, "çok konuşan" birinin toplumsal anlamda ne gibi zorluklarla karşılaştığı da araştırılması gereken bir konu.

Dil, Toplumsal Cinsiyet ve Çeşitlilik: Gevezelik Mi, Yoksa İfade Özgürlüğü Mü?

Dil, toplumsal cinsiyet rollerini inşa eden ve sürdüren en güçlü araçlardan biridir. "Geveze" gibi bir etiketin günlük yaşamda sürekli olarak yer etmesi, bazen bir kişinin fikirlerini ifade etme özgürlüğünü sınırlayan bir unsur olabilir. İnsanlar, hem kadınlar hem de erkekler, bazen bu etiketlerle kendi kimliklerini tanımlamak zorunda kalabilirler. Oysa ki, özgür bir toplumda her bireyin kendisini olduğu gibi ifade etme hakkı vardır.

Toplumsal cinsiyet eşitliği, çeşitlilik ve sosyal adalet gibi dinamikler, bu tür kelimelerin yeniden şekillendirilmesine olanak sağlar. Geveze olmak, sadece bir kelime değildir; bu kelime, toplumun kadınlara, erkeklere ve diğer cinsiyet kimliklerine yönelik bakış açılarını yansıtan bir aynadır. Fakat, bu kelimenin arkasında durmak, kadınların seslerinin ve erkeklerin duygusal ifadelerinin daha fazla yer bulmasını sağlamak için bir fırsat olabilir.

Toplum, bu tür etiketleri yeniden sorgulayarak, her bireyi kendi özgürlüğü ve kimliğiyle kabul etmenin önemini kavrayabilir. Her birimizin kendini ifade etme hakkı vardır, ister çok konuşan, ister sessiz olalım. Eğer "geveze" kelimesi, toplumun kişilere yönelik olumsuz yargılarını simgeliyorsa, o zaman bunu değiştirmek bizim elimizde.

Sizce "Geveze" Olmak Ne Anlama Gelir?

Bu konuda hepinizin düşüncelerini duymak çok isterim. Sizce, "geveze" kelimesi toplumda ne tür anlamlar taşıyor? Kadınların ve erkeklerin konuşmalarına ilişkin toplumsal baskılar, kimliklerini nasıl şekillendiriyor? Çeşitli bakış açıları bu kelimenin farklı şekillerde anlaşılmasına olanak tanıyabilir. Hep birlikte bu konuda daha derin bir tartışma başlatabiliriz. Kendi bakış açılarınızı paylaşmak için lütfen yorum yapın!
 
Üst