Fatih Altaylı’dan İBB sözcüsü Murat Ongun’a: Kendinize geliniz “Gereksiz derecede sert, gereksiz derecede suçlayıcı, gereksiz derecede kaba ve gazeteciyi küçük görmeye çalışan bir tını hakim yanıta” diyen Altaylı, “Kendinize geliniz. Seçim öncesi bu biçimde miydi liderinizin tezi?” diye sordu.
Habertürk gazetesi müellifi Fatih Altaylı, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Sözcüsü Murat Ongun’un gazeteci Can Ataklı’ya yönelik yansısını eleştirdi.
Kelamlarına “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nda da bir ‘İletişim Başkanlığı’ kurulmuş da meğerse daha çabucak hemen açıklanmamış. Latife yapıyorum zannediyorsunuz tahminen lakin yapmıyorum” diye başlayan Altaylı, şu biçimde devam etti:
“Gazeteci Can Ataklı, evvelki gün bir argüman ortaya attı. AK Partili Belediye periyodunda ziyan eden İSPARK’ın, Ekrem İmamoğlu devrinde de ziyan etmeye devam ettiğini, hatta bu ziyanların giderek büyüdüğünü ve bu yıl 100 milyon TL’yi bulacağını yazdı.
‘İçerden’ dediği kaynaklara dayanarak. Ataklı’nın argümanları yanlışsız mu değil mi biliyorum. Kendisi referans gazetecilerimden biri değildir. İçerde de bir kaynağım yok ki, yazdıklarını doğrulatayım ya da yalanlatayım.
Açıklanan resmi bilançoda ziyan göründüğünü biliyor ve makyajlı bilançoda ziyan görünüyorsa, gerçek zararın daha büyük olduğunu iddia edebiliyorum. Değerli olan o değil aslına bakarsan. Ataklı’nın yazdığı külliyen hakikat yahut külliyen yanlış olabilir.
Benim kabullenemediğim, Ataklı’ya verilen karşılığın veriliş şekli, veriliş biçimi ve üslubu. Gereksiz derecede sert, gereksiz derecede suçlayıcı, gereksiz derecede kaba ve gazeteciyi küçük görmeye çalışan bir tını hakim cevaba.
‘Ne oluyorsunuz, kim oluyorsunuz’
Hop kardeşim. Ne oluyorsunuz, kim oluyorsunuz. Adam üzere bilgilerle, kimseyi suçlamalardan, ‘yalancı malancı’ demeden hakikat düzgün kibar bir cevap veremiyor musunuz! Bu mudur adabınız. Unutmayın bir belediyeyi, bir partiyi, farklı olacağını söyleyen bir muhalefeti, ne yazık ki temsil ediyorsunuz.
Kendinize geliniz. Seçim öncesi bu biçimde miydi liderinizin savı? Hani siz farklı olacaktınız, hani yepisyeni bir üslup getirecektiniz siyasete.
Medyaya karşı kullandığınız bu üslup esasen var. Son senelerda giderek artan dozda var tıpkı vakitte.”
Habertürk gazetesi müellifi Fatih Altaylı, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Sözcüsü Murat Ongun’un gazeteci Can Ataklı’ya yönelik yansısını eleştirdi.
Kelamlarına “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nda da bir ‘İletişim Başkanlığı’ kurulmuş da meğerse daha çabucak hemen açıklanmamış. Latife yapıyorum zannediyorsunuz tahminen lakin yapmıyorum” diye başlayan Altaylı, şu biçimde devam etti:
“Gazeteci Can Ataklı, evvelki gün bir argüman ortaya attı. AK Partili Belediye periyodunda ziyan eden İSPARK’ın, Ekrem İmamoğlu devrinde de ziyan etmeye devam ettiğini, hatta bu ziyanların giderek büyüdüğünü ve bu yıl 100 milyon TL’yi bulacağını yazdı.
‘İçerden’ dediği kaynaklara dayanarak. Ataklı’nın argümanları yanlışsız mu değil mi biliyorum. Kendisi referans gazetecilerimden biri değildir. İçerde de bir kaynağım yok ki, yazdıklarını doğrulatayım ya da yalanlatayım.
Açıklanan resmi bilançoda ziyan göründüğünü biliyor ve makyajlı bilançoda ziyan görünüyorsa, gerçek zararın daha büyük olduğunu iddia edebiliyorum. Değerli olan o değil aslına bakarsan. Ataklı’nın yazdığı külliyen hakikat yahut külliyen yanlış olabilir.
Benim kabullenemediğim, Ataklı’ya verilen karşılığın veriliş şekli, veriliş biçimi ve üslubu. Gereksiz derecede sert, gereksiz derecede suçlayıcı, gereksiz derecede kaba ve gazeteciyi küçük görmeye çalışan bir tını hakim cevaba.
‘Ne oluyorsunuz, kim oluyorsunuz’
Hop kardeşim. Ne oluyorsunuz, kim oluyorsunuz. Adam üzere bilgilerle, kimseyi suçlamalardan, ‘yalancı malancı’ demeden hakikat düzgün kibar bir cevap veremiyor musunuz! Bu mudur adabınız. Unutmayın bir belediyeyi, bir partiyi, farklı olacağını söyleyen bir muhalefeti, ne yazık ki temsil ediyorsunuz.
Kendinize geliniz. Seçim öncesi bu biçimde miydi liderinizin savı? Hani siz farklı olacaktınız, hani yepisyeni bir üslup getirecektiniz siyasete.
Medyaya karşı kullandığınız bu üslup esasen var. Son senelerda giderek artan dozda var tıpkı vakitte.”