Prof. Dr. Celal Şengör’den sarsıntı tavsiyesi: İstanbul’dan taşın! Düzce’de dün gece meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki zelzelenin akabinde açıklama yapmaması tartışma konusu olan Prof. Dr. Celal Şengör, Habertürk müellifi Fatih Altaylı’ya konuştu. Şengör, “Bu sarsıntı Kuzey Anadolu fayının hareketinin tüm jeologlar tarafınca tam olarak anlaşılamadığının göstergesidir. 22 yıl ortasında Düzce’de ikinci bir zelzele bu. Bunun manası şu. İstanbul sarsıntısı sıradan yakınlaşmış” sözlerini kullandı.
‘İstanbul sarsıntısı sıradan yakınlaşmış’
Altaylı’nın yazısı şu biçimde:
“Ve natürel ki, Celal Şengör ile konuştum.
Avusturya’dan Türkiye’de olan biteni yakından izliyordu.
Geceden beri tüm bilgilere ulaşmaya çalışıyordu.
‘Bana biraz mühlet ver’ dedikten daha sonra geri aradı ve anlattı.
Yazacaklarım dünyanın en kıymetli jeologlarından birinin ve Kuzey Anadolu fayını inceleyen milletlerarası grubun Naci Görür’le birlikte üyesi olan bir Türk jeoloğun görüşleridir.
“Fatih, bu sarsıntı fevkalade makus bir haberdir. Bu sarsıntı Kuzey Anadolu fayının hareketinin tüm jeologlar tarafınca tam olarak anlaşılamadığının göstergesidir. 22 yıl ortasında Düzce’de ikinci bir sarsıntı bu. halbuki herkes Düzce’nin tansiyonunu boşalttığını ve uzunca bir süre önemli bir sarsıntı olmayacağını düşünüyordu. O denli olmadığını gördük.
Bunun manası şu.
İstanbul sarsıntısı sıradan yakınlaşmış.
Stres birikimi had safhaya yaklaştı.
Naci Görür’ün dediği gerçek. Bolu Dağı’na hakikat da bir sarsıntı bekleyebiliriz. Lakin orada 1944 yılında bir zelzele oldu. Gerilim var ancak fazlaca büyük bir sarsıntıya yol açacak kadar değil.
Asıl gerilim birikimi Batı’ya hakikat oldu.
Yani Adapazarı, Gölcük ve İstanbul.
İstanbul’u bir kere daha uyarıyorum. Ve tahminen bundan daha sonra bir kere uyarma fırsatımız dahi olmayabilir. Sana tavsiyem İstanbul’dan, kent ortasındaki konutundan taşın. O kadar hazırlıksızız ki, bir doğalgaz boru sınırının kırılması bile kâfi. Taşın zira Fatih’siz bir hayat istemiyorum.’
Celal Şengör’ün söylemiş oldukleri bunlar.
İster umursayın, ister umursamayın…”
‘İstanbul sarsıntısı sıradan yakınlaşmış’
Altaylı’nın yazısı şu biçimde:
“Ve natürel ki, Celal Şengör ile konuştum.
Avusturya’dan Türkiye’de olan biteni yakından izliyordu.
Geceden beri tüm bilgilere ulaşmaya çalışıyordu.
‘Bana biraz mühlet ver’ dedikten daha sonra geri aradı ve anlattı.
Yazacaklarım dünyanın en kıymetli jeologlarından birinin ve Kuzey Anadolu fayını inceleyen milletlerarası grubun Naci Görür’le birlikte üyesi olan bir Türk jeoloğun görüşleridir.
“Fatih, bu sarsıntı fevkalade makus bir haberdir. Bu sarsıntı Kuzey Anadolu fayının hareketinin tüm jeologlar tarafınca tam olarak anlaşılamadığının göstergesidir. 22 yıl ortasında Düzce’de ikinci bir sarsıntı bu. halbuki herkes Düzce’nin tansiyonunu boşalttığını ve uzunca bir süre önemli bir sarsıntı olmayacağını düşünüyordu. O denli olmadığını gördük.
Bunun manası şu.
İstanbul sarsıntısı sıradan yakınlaşmış.
Stres birikimi had safhaya yaklaştı.
Naci Görür’ün dediği gerçek. Bolu Dağı’na hakikat da bir sarsıntı bekleyebiliriz. Lakin orada 1944 yılında bir zelzele oldu. Gerilim var ancak fazlaca büyük bir sarsıntıya yol açacak kadar değil.
Asıl gerilim birikimi Batı’ya hakikat oldu.
Yani Adapazarı, Gölcük ve İstanbul.
İstanbul’u bir kere daha uyarıyorum. Ve tahminen bundan daha sonra bir kere uyarma fırsatımız dahi olmayabilir. Sana tavsiyem İstanbul’dan, kent ortasındaki konutundan taşın. O kadar hazırlıksızız ki, bir doğalgaz boru sınırının kırılması bile kâfi. Taşın zira Fatih’siz bir hayat istemiyorum.’
Celal Şengör’ün söylemiş oldukleri bunlar.
İster umursayın, ister umursamayın…”