Eski MİT yöneticisi Mehmet Eymür: Devlet vazifelileri 18 kişiyi para için öldürdü, Çiller cinayetleri biliyordu Eski MİT Kontrterör Dairesi Lideri Mehmet Eymür, faili meçhul cinayetlerle ilgili konuştu.
T24’ten Gökçer Tahincioğlu’na konuşan Eymür; Abdullah Çatlı, Mehmet Ağar, Tansu Çiller, ‘Yeşil’ kod isimli Mahmut Yıldırım, Sedat Peker ve Doğu Perinçek üzere biroldukca ismin yanı sıra JİTEM’in işlediği ve ‘faili meçhul’ bırakılan cinayetlerle ilgili de konuştu.
‘Jitem olağan olarak gerçek’
Tahincioğlu’nun, “JİTEM gerçek mi?” sorusuna “JİTEM gerçek elbette. Veli Küçük’ü de âlâ tanırım. Yanlış işlere giriştiler. JİTEM, şu bu falan filan” diyen Eymür, faili meçhulleri şu biçimde anlattı:
“(18 şahısla ilgili dava) Tarık Ümit’ten aldığım listeleri falan verdim daima. Bizde çalışan Kaşif Kozinoğlu (Ergenekon operasyonu sırasında cezaevinde ölen eski MİT mensubu) bu kümeyle çalışanlardan bir tanesiydi örneğin. Doğal ben bu cinayetleri rapor ettim. O raporları metoduna uygun halde verdim. Devlet benim gözümde her şeyi yapabilir. Legaldir. Benim için bu biçimde. Lakin işin ortasında menfaat var ise… ‘Bu kadar para ver yoksa seni öldüreceğim.’ Bu beşerler maalesef bu biçimde öldürüldü… Kelamım para etmedi. Ben o devirden itibaren yazdım. Raporladım. Anlattım. Herkes espriyle rica ediyordu. “Bizi de yaz da yükselelim” diye. Ben yazdıkça Mehmet Ağar güçlendi. Ben bunları yazdım, rapor ettim. O kadar enteresan bir şey ki bu… Menfaatler kıymetli… (Çiller bu cinayetlerden haberdar değil miydi?) Biliyordur. Ancak Mehmet Ağar kim bilir nasıl takdim ediyor? Ağar bunlara pasaport veriyor, yetki veriyor.”
‘Sedat Peker ‘Ben iş adamı oldum’ dedi’
Sedat Peker ile müsabakasını da anlatan Mehmet Eymür’ün açıklamalarından satır başları şöyleki:
“(Sedat Peker) Geçmişte bir kez karşılaştım kendisiyle. Bir akrabanın konutunda karşılaştık tesadüfen. Benim yazılarım vardı bu biçimde. İsmi geçiyordu. “Ben artık iş adamı oldum” dedi. “İş adamı gerisinde 30 şahısla gezmez” dedim. “İş adamı olmanı temenni ederim fakat bugünkü durumun benzemiyor” dedim. O denli bir konuşmamız geçti. İddiamdan çok okuyan bir adam. Başkaları üzere değil pek. (Yeşil Yaşıyor mu?) Zannetmiyorum. Oğlu ile falan konuştum. Herbiçimde parayı bölüşenlerden biri temizledi onu. Ortadan kaybolduğu vakit. sıradan aradık bu biçimde. Otomobilini Bahçelievler’de bulduk. Sürücüsü vardı o da ortadan kayboldu.”
‘Çatlı uyuşturucu işi için ‘Mecbur kaldık, aç mı yaşayalım’ dedi’
Abdullah Çatlı ile içinde geçen diyaloğu da anlatan Eymür “Çatlı ile de münakaşam oldu. Bebek’te bir restorana getirmişti biri. Dedim ki uyuşturucu işi yapıyorsunuz. bu biçimde yurt haricinde yaşıyorlardı. “E biz mecbur kaldık, aç mı yaşayalım” dedi.
“Başka iş yapamayacak mısın” dedim. Münakaşamız oldu. Bahçelievler katliamı, devletin parmağının olduğu cinayet değil. Her türlü pisliğin arasındaler aslına bakarsan. Nuri Gündeş’ler (Eski MİT Bölge Başkanı) kullandı onları. Birileri olağan kullandı. hiç bir şey de yapmadılar. ASALA’yı bitirdik kıssaları palavra, palavra. Fransa’da bir mezarlıktaki anıta bomba koydular. Öbür yaptıkları bir şey de yok” tabirlerini kullandı.
T24’ten Gökçer Tahincioğlu’na konuşan Eymür; Abdullah Çatlı, Mehmet Ağar, Tansu Çiller, ‘Yeşil’ kod isimli Mahmut Yıldırım, Sedat Peker ve Doğu Perinçek üzere biroldukca ismin yanı sıra JİTEM’in işlediği ve ‘faili meçhul’ bırakılan cinayetlerle ilgili de konuştu.
‘Jitem olağan olarak gerçek’
Tahincioğlu’nun, “JİTEM gerçek mi?” sorusuna “JİTEM gerçek elbette. Veli Küçük’ü de âlâ tanırım. Yanlış işlere giriştiler. JİTEM, şu bu falan filan” diyen Eymür, faili meçhulleri şu biçimde anlattı:
“(18 şahısla ilgili dava) Tarık Ümit’ten aldığım listeleri falan verdim daima. Bizde çalışan Kaşif Kozinoğlu (Ergenekon operasyonu sırasında cezaevinde ölen eski MİT mensubu) bu kümeyle çalışanlardan bir tanesiydi örneğin. Doğal ben bu cinayetleri rapor ettim. O raporları metoduna uygun halde verdim. Devlet benim gözümde her şeyi yapabilir. Legaldir. Benim için bu biçimde. Lakin işin ortasında menfaat var ise… ‘Bu kadar para ver yoksa seni öldüreceğim.’ Bu beşerler maalesef bu biçimde öldürüldü… Kelamım para etmedi. Ben o devirden itibaren yazdım. Raporladım. Anlattım. Herkes espriyle rica ediyordu. “Bizi de yaz da yükselelim” diye. Ben yazdıkça Mehmet Ağar güçlendi. Ben bunları yazdım, rapor ettim. O kadar enteresan bir şey ki bu… Menfaatler kıymetli… (Çiller bu cinayetlerden haberdar değil miydi?) Biliyordur. Ancak Mehmet Ağar kim bilir nasıl takdim ediyor? Ağar bunlara pasaport veriyor, yetki veriyor.”
‘Sedat Peker ‘Ben iş adamı oldum’ dedi’
Sedat Peker ile müsabakasını da anlatan Mehmet Eymür’ün açıklamalarından satır başları şöyleki:
“(Sedat Peker) Geçmişte bir kez karşılaştım kendisiyle. Bir akrabanın konutunda karşılaştık tesadüfen. Benim yazılarım vardı bu biçimde. İsmi geçiyordu. “Ben artık iş adamı oldum” dedi. “İş adamı gerisinde 30 şahısla gezmez” dedim. “İş adamı olmanı temenni ederim fakat bugünkü durumun benzemiyor” dedim. O denli bir konuşmamız geçti. İddiamdan çok okuyan bir adam. Başkaları üzere değil pek. (Yeşil Yaşıyor mu?) Zannetmiyorum. Oğlu ile falan konuştum. Herbiçimde parayı bölüşenlerden biri temizledi onu. Ortadan kaybolduğu vakit. sıradan aradık bu biçimde. Otomobilini Bahçelievler’de bulduk. Sürücüsü vardı o da ortadan kayboldu.”
‘Çatlı uyuşturucu işi için ‘Mecbur kaldık, aç mı yaşayalım’ dedi’
Abdullah Çatlı ile içinde geçen diyaloğu da anlatan Eymür “Çatlı ile de münakaşam oldu. Bebek’te bir restorana getirmişti biri. Dedim ki uyuşturucu işi yapıyorsunuz. bu biçimde yurt haricinde yaşıyorlardı. “E biz mecbur kaldık, aç mı yaşayalım” dedi.
“Başka iş yapamayacak mısın” dedim. Münakaşamız oldu. Bahçelievler katliamı, devletin parmağının olduğu cinayet değil. Her türlü pisliğin arasındaler aslına bakarsan. Nuri Gündeş’ler (Eski MİT Bölge Başkanı) kullandı onları. Birileri olağan kullandı. hiç bir şey de yapmadılar. ASALA’yı bitirdik kıssaları palavra, palavra. Fransa’da bir mezarlıktaki anıta bomba koydular. Öbür yaptıkları bir şey de yok” tabirlerini kullandı.