Farklı felsefi ve sanat anlayışlarından doğan eklektik müzik külçeşidinin dinamikleri değişmeye devam ediyor. Son olarak bestekar, müzisyen ve müellif Engin Bayrak, Balkan enstrümanlarının makamsal ezgiler ve oryantal elektro- pop ritimlerini harmanladığı teklisini bugün tüm dijital müzik platformlarında ve YouTube’da dinleyicilerle buluşturdu. Daha evvel İncir Reçeli sineması ve Yedi Hoş Adam dizisinin tema müziklerini besteleyerek ismini duyuran Engin Bayrak, 2022 gayelerindeki ‘2 ayda 1 şarkı’ planının kelamı, müziği kendisine ilişkin olan birinci teklisi “Öpçem Valla’ ile postmodernizme eleştirel bir yorum katıyor. Müzikte ‘kanca’ olarak isimlendirilen sade kelam ve ezgi kalıplarını kullanarak da akılda kalıcı bir eser sunmayı amaçlıyor.
Eklektik müzik dinleyicilerine alışılagelmiş cover’lar yerine, yeni stillerde özgün tınılar sunmayı amaçladığını belirten müzisyen ve muharrir Engin Bayrak, yeni teklisiyle ilgili şu ayrıntıları paylaştı: “Akustik, elektro-pop ve oryantal melezi olan yeni müziğim Öpçem Valla’da trompet ve saksafon üzere enstrümanların çıkan makamsal motifleriyle yeni bir tını oluşturduk. Müziğin klibinde de kent yaşantısının bölünme ritüelini yansıtmak için de bir hurdalık kullandık ve bu sayede izleyicilere yeni dünyamızın bir seyrini sunduk. Apple, Spotify, YouTube ve Fizy dahil tüm dijital platformlarda bugün yayınladık, 2022 amaçlarımın başlangıç niteliğindeki müziğimin yanı sıra 2 ayda bir kelamı, müziği bana ilişkin olan yepisyeni yapıtlarla de konserlere başlayarak müzikseverlerle keyifli anlar paylaşmayı hedefliyorum.”
MÜZİK DÜNYASINDAN POSTMODERNİZM ELEŞTİRİSİ
İlk taslağını 2019’da bir fanatiğin bakış açısından kaleme aldığı kelamların günlük lisandaki akıcı kalıplardan oluştuğunu, kelamlarının müziği ile birlikte kelamlı bir karikatür ve hicive dönüştüğünü söyleyen Engin Bayrak’ın paylaştığı bilgilerden hareketle müziğin çalgı sololarını kendisinin bestelemenin ve notasyonlarını kendisinin yapmasının yanı sıra enstrüman müzisyenlerinin kendi yorumlarını katmaları için de teşvik ediyor. Yapıtta “En yeterli bağımsız bandolardan biri” diye bahsedilen Bando35 kümesinden Barış Yazıcıer’in Alto Saksafon, Mert Can Arslan ve Berkant Yazıcıer’in de trompet soloları yer alıyor. Müzikte elektrikli ve bas gitarın sade, kuvvetli ritimleri, oryantal yeni dalga elektro popa dönüşen vurmalı perküsyon altyapısına eşlik ediyor. Engin Bayrak, ’kanca’ olarak isimlendirilen sade kelam ve ezgi kalıplarını kullanarak akılda kalıcı bir eser oluşturmayı amaçlarken, Güney Birlik Metal şirketinin geri dönüşüm tesisinde çekilen görüntü klip ile de postmodern yeni dünyaya özgün bir bakış açısı getiriyor.
MAKAMSAL TINILAR ÇAĞDAŞ KENT YAŞANTISI İLE BULUŞTU
Bando35’in de yer aldığı görüntü klibin hurdalıkta çekilmesinin niçinlerinin başında, kimileri kullanılabilir olan, parçalanmış eşyaların yeni çağdaki insanların psikolojisini yansıtmasının bulunduğunu aktaran Engin Bayrak, insanların hayranlık hissini klipte farklı sanatsal ögelerle yansıttığını tabir ediyor. Ozan Uğur Yıldız’ın yönettiği ve farklı dans sololarının da bulunduğu klipte Elif Çarhoğlu özel koreografisiyle dans figürlerini sergiliyor. Engin Bayrak’ın klibe dair yorumlarına bakılırsa sanatçı izleyicilere görüntüde epey kültürlü müziğin ve eski makamsal tınıların çağdaş kent yaşantısıyla entegre edilmesini profesyonel bir bakış açısıyla sunuyor.
Eklektik müzik dinleyicilerine alışılagelmiş cover’lar yerine, yeni stillerde özgün tınılar sunmayı amaçladığını belirten müzisyen ve muharrir Engin Bayrak, yeni teklisiyle ilgili şu ayrıntıları paylaştı: “Akustik, elektro-pop ve oryantal melezi olan yeni müziğim Öpçem Valla’da trompet ve saksafon üzere enstrümanların çıkan makamsal motifleriyle yeni bir tını oluşturduk. Müziğin klibinde de kent yaşantısının bölünme ritüelini yansıtmak için de bir hurdalık kullandık ve bu sayede izleyicilere yeni dünyamızın bir seyrini sunduk. Apple, Spotify, YouTube ve Fizy dahil tüm dijital platformlarda bugün yayınladık, 2022 amaçlarımın başlangıç niteliğindeki müziğimin yanı sıra 2 ayda bir kelamı, müziği bana ilişkin olan yepisyeni yapıtlarla de konserlere başlayarak müzikseverlerle keyifli anlar paylaşmayı hedefliyorum.”
MÜZİK DÜNYASINDAN POSTMODERNİZM ELEŞTİRİSİ
İlk taslağını 2019’da bir fanatiğin bakış açısından kaleme aldığı kelamların günlük lisandaki akıcı kalıplardan oluştuğunu, kelamlarının müziği ile birlikte kelamlı bir karikatür ve hicive dönüştüğünü söyleyen Engin Bayrak’ın paylaştığı bilgilerden hareketle müziğin çalgı sololarını kendisinin bestelemenin ve notasyonlarını kendisinin yapmasının yanı sıra enstrüman müzisyenlerinin kendi yorumlarını katmaları için de teşvik ediyor. Yapıtta “En yeterli bağımsız bandolardan biri” diye bahsedilen Bando35 kümesinden Barış Yazıcıer’in Alto Saksafon, Mert Can Arslan ve Berkant Yazıcıer’in de trompet soloları yer alıyor. Müzikte elektrikli ve bas gitarın sade, kuvvetli ritimleri, oryantal yeni dalga elektro popa dönüşen vurmalı perküsyon altyapısına eşlik ediyor. Engin Bayrak, ’kanca’ olarak isimlendirilen sade kelam ve ezgi kalıplarını kullanarak akılda kalıcı bir eser oluşturmayı amaçlarken, Güney Birlik Metal şirketinin geri dönüşüm tesisinde çekilen görüntü klip ile de postmodern yeni dünyaya özgün bir bakış açısı getiriyor.
MAKAMSAL TINILAR ÇAĞDAŞ KENT YAŞANTISI İLE BULUŞTU
Bando35’in de yer aldığı görüntü klibin hurdalıkta çekilmesinin niçinlerinin başında, kimileri kullanılabilir olan, parçalanmış eşyaların yeni çağdaki insanların psikolojisini yansıtmasının bulunduğunu aktaran Engin Bayrak, insanların hayranlık hissini klipte farklı sanatsal ögelerle yansıttığını tabir ediyor. Ozan Uğur Yıldız’ın yönettiği ve farklı dans sololarının da bulunduğu klipte Elif Çarhoğlu özel koreografisiyle dans figürlerini sergiliyor. Engin Bayrak’ın klibe dair yorumlarına bakılırsa sanatçı izleyicilere görüntüde epey kültürlü müziğin ve eski makamsal tınıların çağdaş kent yaşantısıyla entegre edilmesini profesyonel bir bakış açısıyla sunuyor.