AK Parti’nin Bismil teşkilatında ‘masaj salonu’ skandalı! “Kulisler, siyasi parti teşkilat lider ve yöneticilerinin çarpık gönül kıssalarıyla çalkalanıyor. İş aslında gönül boyutunu geçmiş. İmam nikahlı eş öykülerini de açmıştır deniliyor” sözlerine yer veren Büyüktimur, çarpıcı argümanlarda bulundu.
Diyarbakır Bismil’de AK Parti ilçe başkanlığı nazaranvini yürüten Veysel Yağmur ile partinin ilçe teşkilatında gençlik kollarında teşkilat sorumlusu Ramazan Yıldız içinde yaşananları kıymetlendiren Diyarbakır Kelam müellifi Ömer Büyüktimur, bir okurundan gelen maili köşesinden paylaştı:
“Bismil’de beden bulan ve her tarafıyla ‘insanı tiksindiren’ konunun ‘siyaset kurumunun’ ne kadar çirkefleştiğini ortaya koyduğu gerçeğiyle mukayese ederken, bu minvalde gelen bir maili benim fazlacaça dikkatimi çekti!..” diyen Büyüktimur, mailde yazanları şöyleki aktardı:
“Kulisler, siyasi parti teşkilat lider ve yöneticilerinin çarpık gönül öyküleriyle çalkalanıyor. İş aslında gönül boyutunu geçmiş. İmam nikahlı eş kıssalarını de açmıştır deniliyor.
O denli ki bir genç liderin ismi birden çok kişi ve hadisede geçiyor. Olayın ortasında üst seviye bürokratların da isimleri zikrediliyor.. Muhafazakar tabanı olan bir oluşuma yakışmayan tez ve söylentiler. Neredeyse bilmeyen kalmamış. Bayan hassasiyeti olduğu için tahminen açıkça lisana getirilmiyor ancak hem davaya hem yaşadıkları şehire ziyan veriyorlar.
Bir de siyasi arenada geçmişi olmayan, karşılığı olmayan bu kişi ya da zatlar kısa vakitte nasıl bu kadar siyaset basamağında ilerleyerek, yükselebiliyorlar? Ahlaki kıymetleri ayaklar altına alan bu şahıslar, cüreti kimden alıyorlar? Bu mevzuyu irdelemenizi istiyorum. Selam ve hürmetlerimle..”
Maili atan kişinin isimleri yazdığını lakin kelam konusu şahısların kişilik haklarına olan hürmetinden dolayı bu ayrıntıları şimdilik paylaşmayacağını lisana getiren Ömer Büyüktimur, kelamlarını şu biçimde tamamladı:
“Bırakın araştırılması, soruşturması, hakikati ve hakikatsizliğini, bu savların konuşulması bile insanı derinden derine rahatsız ediyor. Geçmişe ilişkin ‘masaj-güzellik salonu kıssaları de’ yok daha neleri söyletiyor… Lakin kimsenin geçmişi bizi ilgilendirmiyor… Özel hayatı da!?..”
Ömer Büyüktimur’un ‘REZİLLİK AKIYOR!…’ başlıklı yazısından ilgili kısım şöyleki:
Bismil’de beden bulan ve her tarafıyla “insanı tiksindiren” konunun “siyaset kurumunun” ne kadar çirkefleştiğini ortaya koyduğu gerçeğiyle mukayese ederken, bu minvalde gelen bir maili benim fazlacaça dikkatimi çekti!.. Siyasetin ne derece kirlendiğini, daha doğrusu siyaseti basamak olarak kullananların ne kadar çirkinleştiğine ve çirkefleştiğine dikkat çeken bir mail..
***
Doğrusu içeriği, gerçek mu, yanlış mı, iftira mı onu bilmem!.. Ancak, maildeki savlar hem vahim, tıpkı vakitte siyasetin ve aslında bürokrasinin geldiği çürümüşlük noktasını insanın zihninde sorgulatıyor… Diyeceksiniz bu minvaldeki vahim durumu yeni mi fark ediyorsunuz, siyaset kurumunda!?.. Ya da bu çeşit bireyler birinci mi?.. Hayır ne birincidir, ne sondur ve bu gibiler, daima olmuştur… yıllar yılıdır yaşanıyor.? Fakat son senelerda; iş zıvanadan çıktı diyebiliriz..
her neyse, gelen mailde, okur motamot şöyleki sesleniyor..
“Merhaba Ömer beyefendi.
Gözü pek yazılarınızdan ve engin gazeteciliğinize duyduğum itimattan dolayı değerli bir mevzuyu paylaşmak istiyorum.
Kulisler, siyasi parti teşkilat lider ve yöneticilerinin çarpık gönül öyküleriyle çalkalanıyor. İş aslında gönül boyutunu geçmiş. İmam nikahlı eş kıssalarını de açmıştır deniliyor.
***
O denli ki bir genç liderin ismi birden çok kişi ve olayda geçiyor. Olayın ortasında üst seviye bürokratların da isimleri zikrediliyor.. Muhafazakar tabanı olan bir oluşuma yakışmayan sav ve söylentiler. Neredeyse bilmeyen kalmamış. Bayan hassasiyeti olduğu için tahminen açıkça lisana getirilmiyor lakin hem davaya hem yaşadıkları şehire ziyan veriyorlar.
***
Bir de siyasi arenada geçmişi olmayan, karşılığı olmayan bu kişi ya da zatlar kısa vakitte nasıl bu kadar siyaset basamağında ilerleyerek, yükselebiliyorlar? Ahlaki kıymetleri ayaklar altına alan bu şahıslar, cüreti kimden alıyorlar? Bu mevzuyu irdelemenizi istiyorum. Selam ve hürmetlerimle..”
***
Okurumuz aslında isim ve isimleri de yazmış lakin ben kişilik haklarına olan hürmetimden dolayı şimdilik paylaşmadım. Bırakın araştırılması, soruşturması, hakikati ve hakikatsizliğini, bu savların konuşulması bile insanı derinden derine rahatsız ediyor. Geçmişe ilişkin “masaj-güzellik salonu kıssaları de” yok daha neleri söyletiyor… Fakat kimsenin geçmişi bizi ilgilendirmiyor… Özel ömrü da!?..
***
Bunların, “siyasi kimliklerinin” ekseninde konuşulması, parti teşkilatında beden bulucu kulislere yansıması.. Kısacası, her insanın ağzında sakız misali, çiğnenir biçimde bulunuyor olması, kendilerinden çok barındıkları siyasi davaya ve tabi ki, kentlerine ziyan verdiğinden dolayı, burada kısmi bazda lisana getirmek istedim… Tabi araştırmak ve gereğini yapmak ise üst makamların misyonu olsa gerek diyerek, şimdilik bu söylenenlere virgül, koymak istiyorum!!…”
Diyarbakır Bismil’de AK Parti ilçe başkanlığı nazaranvini yürüten Veysel Yağmur ile partinin ilçe teşkilatında gençlik kollarında teşkilat sorumlusu Ramazan Yıldız içinde yaşananları kıymetlendiren Diyarbakır Kelam müellifi Ömer Büyüktimur, bir okurundan gelen maili köşesinden paylaştı:
“Bismil’de beden bulan ve her tarafıyla ‘insanı tiksindiren’ konunun ‘siyaset kurumunun’ ne kadar çirkefleştiğini ortaya koyduğu gerçeğiyle mukayese ederken, bu minvalde gelen bir maili benim fazlacaça dikkatimi çekti!..” diyen Büyüktimur, mailde yazanları şöyleki aktardı:
“Kulisler, siyasi parti teşkilat lider ve yöneticilerinin çarpık gönül öyküleriyle çalkalanıyor. İş aslında gönül boyutunu geçmiş. İmam nikahlı eş kıssalarını de açmıştır deniliyor.
O denli ki bir genç liderin ismi birden çok kişi ve hadisede geçiyor. Olayın ortasında üst seviye bürokratların da isimleri zikrediliyor.. Muhafazakar tabanı olan bir oluşuma yakışmayan tez ve söylentiler. Neredeyse bilmeyen kalmamış. Bayan hassasiyeti olduğu için tahminen açıkça lisana getirilmiyor ancak hem davaya hem yaşadıkları şehire ziyan veriyorlar.
Bir de siyasi arenada geçmişi olmayan, karşılığı olmayan bu kişi ya da zatlar kısa vakitte nasıl bu kadar siyaset basamağında ilerleyerek, yükselebiliyorlar? Ahlaki kıymetleri ayaklar altına alan bu şahıslar, cüreti kimden alıyorlar? Bu mevzuyu irdelemenizi istiyorum. Selam ve hürmetlerimle..”
Maili atan kişinin isimleri yazdığını lakin kelam konusu şahısların kişilik haklarına olan hürmetinden dolayı bu ayrıntıları şimdilik paylaşmayacağını lisana getiren Ömer Büyüktimur, kelamlarını şu biçimde tamamladı:
“Bırakın araştırılması, soruşturması, hakikati ve hakikatsizliğini, bu savların konuşulması bile insanı derinden derine rahatsız ediyor. Geçmişe ilişkin ‘masaj-güzellik salonu kıssaları de’ yok daha neleri söyletiyor… Lakin kimsenin geçmişi bizi ilgilendirmiyor… Özel hayatı da!?..”
Ömer Büyüktimur’un ‘REZİLLİK AKIYOR!…’ başlıklı yazısından ilgili kısım şöyleki:
Bismil’de beden bulan ve her tarafıyla “insanı tiksindiren” konunun “siyaset kurumunun” ne kadar çirkefleştiğini ortaya koyduğu gerçeğiyle mukayese ederken, bu minvalde gelen bir maili benim fazlacaça dikkatimi çekti!.. Siyasetin ne derece kirlendiğini, daha doğrusu siyaseti basamak olarak kullananların ne kadar çirkinleştiğine ve çirkefleştiğine dikkat çeken bir mail..
***
Doğrusu içeriği, gerçek mu, yanlış mı, iftira mı onu bilmem!.. Ancak, maildeki savlar hem vahim, tıpkı vakitte siyasetin ve aslında bürokrasinin geldiği çürümüşlük noktasını insanın zihninde sorgulatıyor… Diyeceksiniz bu minvaldeki vahim durumu yeni mi fark ediyorsunuz, siyaset kurumunda!?.. Ya da bu çeşit bireyler birinci mi?.. Hayır ne birincidir, ne sondur ve bu gibiler, daima olmuştur… yıllar yılıdır yaşanıyor.? Fakat son senelerda; iş zıvanadan çıktı diyebiliriz..
her neyse, gelen mailde, okur motamot şöyleki sesleniyor..
“Merhaba Ömer beyefendi.
Gözü pek yazılarınızdan ve engin gazeteciliğinize duyduğum itimattan dolayı değerli bir mevzuyu paylaşmak istiyorum.
Kulisler, siyasi parti teşkilat lider ve yöneticilerinin çarpık gönül öyküleriyle çalkalanıyor. İş aslında gönül boyutunu geçmiş. İmam nikahlı eş kıssalarını de açmıştır deniliyor.
***
O denli ki bir genç liderin ismi birden çok kişi ve olayda geçiyor. Olayın ortasında üst seviye bürokratların da isimleri zikrediliyor.. Muhafazakar tabanı olan bir oluşuma yakışmayan sav ve söylentiler. Neredeyse bilmeyen kalmamış. Bayan hassasiyeti olduğu için tahminen açıkça lisana getirilmiyor lakin hem davaya hem yaşadıkları şehire ziyan veriyorlar.
***
Bir de siyasi arenada geçmişi olmayan, karşılığı olmayan bu kişi ya da zatlar kısa vakitte nasıl bu kadar siyaset basamağında ilerleyerek, yükselebiliyorlar? Ahlaki kıymetleri ayaklar altına alan bu şahıslar, cüreti kimden alıyorlar? Bu mevzuyu irdelemenizi istiyorum. Selam ve hürmetlerimle..”
***
Okurumuz aslında isim ve isimleri de yazmış lakin ben kişilik haklarına olan hürmetimden dolayı şimdilik paylaşmadım. Bırakın araştırılması, soruşturması, hakikati ve hakikatsizliğini, bu savların konuşulması bile insanı derinden derine rahatsız ediyor. Geçmişe ilişkin “masaj-güzellik salonu kıssaları de” yok daha neleri söyletiyor… Fakat kimsenin geçmişi bizi ilgilendirmiyor… Özel ömrü da!?..
***
Bunların, “siyasi kimliklerinin” ekseninde konuşulması, parti teşkilatında beden bulucu kulislere yansıması.. Kısacası, her insanın ağzında sakız misali, çiğnenir biçimde bulunuyor olması, kendilerinden çok barındıkları siyasi davaya ve tabi ki, kentlerine ziyan verdiğinden dolayı, burada kısmi bazda lisana getirmek istedim… Tabi araştırmak ve gereğini yapmak ise üst makamların misyonu olsa gerek diyerek, şimdilik bu söylenenlere virgül, koymak istiyorum!!…”